Sıcak yaz günleri sağlığımız için tehdit oluşturur. Zira güneş çarpmaları yaygındır. Terlemeyle çok fazla su ve elektrolit kaybedilir. Besinler çok daha çabuk bozulur ve zehirlenmeler artar. Ayrıca kirli içme suları ve gelişigüzel kullanılan klimalar ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, işte bu sorunları ve alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk
Mantar riski artar
Ayak mantarı sorunu, yazın terleme artınca tetiklenir ve tedavi edilmezse yıllar boyu sürer. Tırnaklara geçerek sararma, kalınlaşma ile tırnak mantarını oluşturur. Daha önemlisi parmak aralarındaki ince çatlaklar, bakteriyel enfeksiyonlar bacakta şişlik ve damar problemlerine yol açar. Yazın giyilen parmak arası terlik ve plastik tabanlı ayakkabılar da sağlık açısından zararlıdır.
Klima kalbi vurabilir
Klima sisteminde biriken bakteri, mantar, polenler ve toksinler ortamdaki havayı yoğun olarak kirletir. Bu tür klimalar kalp hastaları, tansiyon hastaları, şeker hastaları için risklidir. Klimaların filtreleri düzenli olarak temizlenmeli ve değiştirilmelidir. Klimalar dışında merkezi ünitenin, su borularının temizliği son derece önemlidir. Otel ve hastanelerin klima sistemlerinin bu konuda uzmanlaşmış firmalar tarafından yapılması gerekmektedir. Klimada ideal ısı 21-24 derece olmalıdır.
Egzersizi sabah ya da akşam yapın
Bu kişiye göre değişebilir. Yürüyüş, yüzme gibi sporlar yapılacaksa sabah saatleri tercih edilebilir. Mümkünse aç karnına bu sporları yapmak yağ yakmak açısından uygundur. Sabah hafif bir kahvaltıdan sonra da bu sporlar yapılabilir. Koşu ve ağırlık çalışma gibi egzersizler yapılacak ise akşam saatleri tercih edilmelidir. İdeal olan hem sabah hem de akşam bu egzersizleri bir arada yapabilmektir.
Susamadan su için
Hava sıcaklıklarının artmasıyla beraber vücudun su kaybı da artar. Vücuttan atılan sıvının yerine konulabilmesi için yeteri kadar su tüketilmelidir. Ferahlamak için tüketilen diğer sıvı içeceklerin suyun yerini tutmadığı unutulmamalıdır. Günde 2.5- 3 litre su içilmesi, kaybedilen mineralleri alabilmek için de ayran ve maden suyu tüketilmesi önemlidir. Özellikle kalp, diyabet, tansiyon gibi kronik hastalığı olan kişilerin sıvı kaybına daha fazla dikkat etmesi gerekir.
Havuzlar hasta edebilir
Tifo; hepatit; basilli ve amipli dizanteri; paratifo; al ayak hastalığı, göz, kulak ve burun enfeksiyonları; genital mantar enfeksiyonu havuz sularıyla bulaşabilir. Deniz suyu tuzlu olduğu için daha güvenlidir. Hepatit A ve B aşısı olmayanlar havuza girmemelidir. Ayrıca ishal, sistit, açık yarası olanlar, genital enfeksiyonu olanlar ve adet dönemindeki kadınlar da havuza girmemelidir.
Bazı gıdalar tehlikelidir
Sıcaklarla birlikte gıda zehirlenmesi vakaları da artar. Sıcaklarda; açıkta satılan gıdalar başta olmak üzere; sucuk, sosis gibi işlenmiş etlerden, tavuktan, pasta gibi kremalı gıdalardan, kızartmalardan, iyi yıkanmamış meyve- sebzelerden ve mayonezden uzak durun. Belirtileri sindirim yolunun etkilenmesinden kaynaklanan kusma, karın ağrısı ve ishal olarak kendini gösterir. Sebebe bağlı olarak şuurda bozulma, yüksek ateş, tansiyon düşüklüğü, çarpıntı, ağır vakalarda felçlik ve nefes darlığı gibi bulgulara da rastlanır. Bu tür şikayetlerle karşılaşırsanız en kısa sürede acil servise başvurun.
Güneş çarpabilir
Güneş çarpması kızgın güneş altında uzun süre kalanlarda ortaya çıkar. Yüksek ateş, tansiyon düşüklüğü, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, huzursuzluk ve bunların sonucunda şuur kaybı ortaya çıkabilir. Bu nedenle öğle saatleri dışında güneşlenmekte fayda var. Yaşlılar, çocuklar, kronik hastalığı olanlar riskli gruba girer. Yaz aylarında mutlaka D vitamini yapımı için güneşlenmek de gerekir. Güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde 20-30 dakika korunmasız güneşlenmek yeterlidir.
D vitamini yapımı için bu besinleri tüketin
Havuza girilmeden önce duş alınmalı, bone ve deniz gözlüğü takılmalı, ayaklar dezenfektan sudan geçirilmelidir. Havuz yerine deniz tercih edilmelidir. Yaz aylarında açık renkli, pamuklu ve bol giysiler giyilmelidir. Güneş ışınlarının dünyaya dik geldiği 11.00-16.00 saatleri arasında kesinlikle güneşe çıkılmamalı, şapka ve koruyucu kullanılmalıdır. Sağlıklı organik güneş kremi kullanmak uygun olur. Günlük kalorilerin yüzde 90’ı taze, temiz, mümkünse organik ve mevsiminde yetişmiş sebze ve meyvelerden oluşmalıdır. Rengarenk taze sebze ve meyvelerden oluşan beslenme modeli idealdir. Hayvansal ürünlerin kalitelisi az miktarda tüketilmelidir. Yazın terlemeyle çok fazla sıvı ve mineral kaybı söz konusu olduğu için su miktarı fazla olan sebze ve meyveler tercih edilmelidir. Özellikle sarı, kırmızı, turuncu renkli havuç, domates, biber, kavun, karpuz, kayısı, limon gibi sebze ve meyveler karoten adı verilen antioksidanları içerir. Bu antioksidanlar güneşin zararlı ışınlarından korunmaya yardımcı olur. Kuşkonmaz, sarımsak ve soğan gibi sülfür içeren sebzeler kaliteli D vitamini yapımı için mutlaka tüketilmelidir.
